Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, 2023 yılının Eylül ayında Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'de önemli bir zirve gerçekleştirdi. Bu buluşma, iki ülke arasındaki gerginliklerin azalması ve barış süreçlerinin yeniden canlandırılması açısından kritik bir adımdır. Tarihi bir buluşma olarak değerlendirilen bu zirve, her iki liderin de savaş sonrası dönemde ortak bir gelecek inşa etme konusunda istekli olduğunu gösteriyor.
Son yıllarda Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki ilişkiler, Dağlık Karabağ bölgesi üzerinde süregelen anlaşmazlıklar nedeniyle ciddi bir şekilde zorlanmaktaydı. 2020 yılında yaşanan savaştan sonra bu gerginlik daha da arttı. Ancak, hem bölgesel istikrar hem de uluslararası toplumun etkisi, iki ülkenin liderlerini barış müzakerelerini başlatmaya teşvik etti. Abu Dabi’de gerçekleştirilen bu zirve, bu süreçte bir dönüm noktası olma potansiyeli taşıyor.
Aliyev ve Paşinyan, zirvede barış, iş birliği ve güven inşa etme konularında görüş alışverişinde bulundu. Her iki lider, bölgedeki güvenlik meseleleri, ekonomik iş birlikleri ve toplumsal uzlaşmayı sağlama hedefleri doğrultusunda fikirlerini paylaştı. Zirvenin sonunda yapılan ortak açıklamalarda, kalıcı bir barış anlaşması için siyasi iradenin sergilendiği belirtildi. Bu, Aston Maéditi'nin önerdiği bir arabuluculuk sürecinin de işaretidir.
Abu Dabi zirvesinin sonuçları, sadece Azerbaycan ve Ermenistan için değil, aynı zamanda bölgedeki diğer ülkeler için de büyük önem taşıyor. Ortadoğu ve Kafkasya'daki siyasi denklemler, bu zirve ile köklü bir değişime uğrayabilir. Özellikle, Türkiye'nin ve Rusya'nın bölgedeki hâkimiyetini sürdürmeleri açısından Aliyev ve Paşinyan’ın barış sağlama çabaları dikkatle izlenecektir. Ayrıca Avrupalı ülkeler de bu sürece müdahil olma konusunda daha istekli hale gelebilir.
Aynı zamanda zirvenin, iki ülkenin halkları arasında barış ve uzlaşı inşa etme konusunda da büyük bir potansiyele sahip olduğu düşünülüyor. Barışın sağlanması, sosyal ve kültürel ilişkilerin gelişmesine, ticari iş birliklerinin artmasına ve iki ülke arasında bir güven ortamının oluşturulmasına yardımcı olabilir. Bu tür bir iş birliği, uzun vadede hem Azerbaycan hem de Ermenistan için ekonomik faydalar sağlayabilir.
Sonuç olarak, Abu Dabi’deki bu tarihi zirve, iki ülkenin liderleri arasındaki diyaloğun canlanması açısından kritik bir adım olmuştur. Her ne kadar henüz somut bir barış anlaşması imzalanmamış olsa da, liderlerin bu önemli konular üzerinde uzlaşmaya odaklanmaları, bölgedeki barış süreçlerinin ilerlemesi için umut vericidir. Gözler, bu görüşmelerin devamına ve iki ülke arasındaki ilişkilerin nasıl şekilleneceğine çevrilmiş durumda. Önümüzdeki günler, bu zirvenin sonuçlarının ne denli kalıcı olacağını ve iki ülke arasındaki gerginliklerin ne ölçüde azalacağını gösterecek.