İzmir'in Göztepe semtinde yaşanan trajik bir kaza sonucu hayatını kaybeden Barış Gökçe’nin davasında istinaf mahkemesi kritik bir karar aldı. Geçen yıl yaşanan feci kazada Barış’ın öldüğü olayla ilgili olarak verilen ilk mevcut karar, istinaf mahkemesi tarafından bozuldu. Bu gelişme, hem Barış’ın ailesi hem de kamuoyunda büyük bir yankı uyandırdı. Göztepeli genç, kazadan önce hayat dolu bir insan olarak tanınıyordu ve bu kayıp, toplumda derin bir üzüntü yarattı.
Barış Gökçe, geçtiğimiz yıl Göztepe'de arkadaşlarıyla geçirdiği bir günün ardından eve dönmek üzere yola çıktığında, kontrolsüz bir şekilde yola fırlayan bir araç tarafından vuruldu. Kaza sonrası hemen hastaneye kaldırılan Gökçe, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olayın ardından yapılan incelemelerde, sürücünün dikkatsizliğine ve hız limitini aşmış olmasına dikkat çekildi. Davada ilk derece mahkemesi, sürücüye verilen ceza ile ilgili olarak beklentilerin altında bir karar vermiş, bu durum Barış’ın ailesi ve sevenleri tarafından eleştirilmişti. Aile, mevcut kararın adaletli olmadığını savunarak istinaf mahkemesine başvurdu.
Geçtiğimiz ay, istinaf mahkemesi, Barış Gökçe’nin ölümüne neden olan kazada verilen ilk mahkeme kararını bozdu. Mahkeme, sürücünün kaza anındaki sorumluluğunun yeterince değerlendirildiği ve cezasının artırılması gerektiği yönünde bir karar aldı. İstinaf mahkemesinin, mütaalasında sürücünün dikkatsizliğinin yanı sıra, kaza sonrası sergilediği tutumun da önemine vurgu yaptığı belirtildi. Bu karar, Barış’ın yakınları tarafından sevinçle karşılanırken, toplumda da geniş yankı buldu. Kazanın ardından büyük bir adalet mücadelesi veren Gökçe ailesi, yeni kararın kendileri için bir nebze olsun teselli kaynağı olduğunu ifade etti.
Göztepe cemaati ve Barış'ın arkadaşları, davanın peşini bırakmadı. Yerel halk, adaletin yerini bulması için, sosyal medya üzerinden kampanya başlattı. 'Adalet için Barış' etiketinin kullanıldığı bu kampanyada, birçok insan başlık altında birleşerek seslerini duyurmayı başardı. Göztepe’nin semt sakinleri, Barış’ın sadece bir genç değil, aynı zamanda ailevi değerler taşıyan bir birey olduğunu vurgulayarak, bu tür kazaların bir daha yaşanmaması için toplumsal farkındalığın artırılmasını istiyor.
Aile, önümüzdeki günlerde yapılacak duruşmalarda yeni bir mücadelenin içinde olacaklarını ve Barış’ın hatırasını yaşatmak için ellerinden geleni yapacaklarını belirtti. Ayrıca, karara yapılan itirazın yine yeni bir adalet arayışındaki başlangıç olduğunu düşündüklerini ifade ettiler. Göztepeli Barış’ın trajik ölümü sadece bir kaza değil, toplumda yol güvenliği konusundaki sıkıntıların ve dikkatsizliğin ne kadar büyük sorunlar yarattığının bir örneği oldu.
Göztepe'de organize edilen anma etkinlikleri, Barış Gökçe’nin hatırasını yaşatmak ve bu tür kazaların önlenmesine yönelik farkındalığı artırmayı hedefliyor. Aile ve arkadaşlar, bu organizasyonlar aracılığıyla kamuoyunu bilinçlendirme adına çeşitli sosyal projelere de öncülük etmeye başladı. Barış’ın hayatı, genç yaşta kaybedilmesine rağmen, birçok kişinin hayatına dokunan bir değer taşımaya devam ediyor. Göztepe cemaati ve Barış'ın sevenleri, bu mücadeleye sahip çıkmaya ve hayatı boyunca Barış’a yapılanları unutmayarak adaletin sağlanması için çabalıyor.
Sonuç olarak, Göztepeli Barış’ın ölümüne neden olan kaza davasının istinaf mahkemesindeki kararı, sadece bir hukuki süreç değil, aynı zamanda adalet arayışlarının ve toplumsal bilinçlenmenin bir sembolü haline geldi. Barış’ın hatırası ve ailesinin azmi, bu tür kazaların yaşanmaması adına önemli bir mesaj taşıyor. Davanın seyrinde meydana gelen bu gelişmeler, toplumda adaletin ve sorumluluğun ne denli önemli olduğunu gözler önüne seriyor.